| ||||
Hava
kirliliğindeki artışlar canlıların sağlığını olumsuz yönde etkileyerek özellikle
insanlarda çeşitli akut sağlık sorunlarına neden olmaktadır. Kirleticilere uzun
süreli maruz kalınması sağlıkta kronik etkilerin ortaya çıkmasına neden
olmaktadır. Hava kirliliğinin sağlık etkisi öksürük ve bronşitten, kalp
hastalığı ve akciğer kanserine kadar değişmektedir. Kirliliğin olumsuz etkileri
sağlıklı kişilerde bile gözlenmekle birlikte, bazı duyarlı gruplar daha kolay
etkilenmekte ve daha ciddi sorunlar ortaya çıkmaktadır.
Su
Kirliliği
Su kirliliği,
istenmeyen zararlı maddelerin, suyun niteliğini ölçülebilecek oranda bozmalarını
sağlayacak miktar ve yoğunlukta suya karışma olayıdır. Konutlar, endüstri
kuruluşları, termik santraller, gübreler, kimyasal mücadele ilaçları, tarımsal
sanayi atık suları, nükleer santrallerden çıkan sıcak sular ve toprak erozyonu
gibi süreçler ve maddeler su kirliliğini meydana getiren başlıca kaynaklardır.
Bunların hepsi doğrudan doğruya veya dolaylı olarak canlı ve cansız varlıklara
|
29 Mart 2012 Perşembe
ÇEVRE KİRLİLİĞİ ÇEŞİTLERİ
su kirliliği
www.vikipedi.com
Ülkemizde çevre kirlilği
Deniz ve iç sularımızda canlı yaşamın sayıca ve türce giderek azalması, kirliliğin, yanlış yapılaşmanın, aşırı avlanmanın, yanlış teknoloji kullanmanın en önemli belirtileridir.
Çeşitli yollardan meydana gelen deniz kirliliği, toplumların korunması ve insanlığın geleceği bakımından büyük önem arz etmektedir. Belli bir sistem içinde yerleşmiş toplumlar,’ üretim teknolojisi sonucu ekolojik dengeyi tahrip etmekte, kısa dönemde geçimlerini sağlama endişesi içinde, uzun dönemin birçok imkanlarını yok etmektedir. Kirliliğin en yoğun olduğu sucul kaynaklar, gelecekteki gıda deposu olma özelliğini hızla yitirmektedir. Bu kirlilik, besin zinciri boyunca giderek artmakta ve sonuçta tüm canlı sistemler bu kirlenmeden payına düşeni almaktadır.
Deniz ve iç sularımız yanlış yapılaşma, endüstriyel, evsel, komşu ülke akarsuların taşıdıkları atıklarla ve yaşanan kazalarla sürekli kirlenmektedir.
İster sucul kaynaklı olsun, isterse karasal kaynaklı olsun, kirlenmelerin araştırılmasında tek amaç vardır; o da kirliliğin canlılar veya canlı kaynaklar üzerinde doğrudan ya da dolaylı etkilerinin incelenmesi ve elde edilen sonuçlara göre gerekli önlemleri almaktır. Bu etkileri saptamak da canlıların fizyolojilerini, histolojilerini ve anatomilerini, davranış biçimlerini ve beslenme alışkanlıklarını bilmekten geçmektedir. Bu nedenle biyologlara çok büyük görevler düşmektedir. Çünkü bu konuda tek eğitim alan meslek gurubudurlar.
www.kolaytest .com
ÇEVRE KİRLİLİĞİ
Çevre kirliliği. Çevre; dünya üzerinde yaşamını sürdüren canlılarının hayatları boyunca ilişkilerini sürdürdüğü dış ortamdır. Diğer bir deyişle "ekosistem" olarak tanımlanabilir.
Hava, su ve toprak bu çevrenin fiziksel unsurlarını, insan, hayvan, bitki ve diğer mikroorganizmalar ise biyolojik unsurlarını teşkil etmektedir.
Doğanın temel fiziksel unsurları olan, hava, su ve toprak üzerinde olumsuz etkilerin oluşması ile ortaya çıkan ve canlı öğelerin hayati aktivitelerini olumsuz yönde etkileyen cansız çevre öğeleri üzerinde yapısal zararlar meydana getiren ve niteliklerini bozan yabancı maddelerin hava, su ve toprağa yoğun bir şekilde karışması olayına "çevre kirliliği" adı verilmektedir.
Gelişen teknolojinin yaşamımıza getirdiği rahatlık yanında, bu gelişmenin tabiata ve çevreye verdiği kirliliğin boyutu her geçen gün hızla artmaktadır. Yaşamı daha mükemmel hale getirmek, daha sağlıklı ve uzun bir ömür sağlayabilmek amacına dönük bu gelişmelerin, gerek kırsal, gerek kentsel alanlarda olsun, doğal kaynakları bozduğu su, hava, toprak kirlenmesine yol açtığı, bitki ve hayvan varlığına zarar verdiği son yıll
arda inkar edilemez bir gerçek haline dönüşmüştür.
http://www.vipikedi.com/
Hava, su ve toprak bu çevrenin fiziksel unsurlarını, insan, hayvan, bitki ve diğer mikroorganizmalar ise biyolojik unsurlarını teşkil etmektedir.
Doğanın temel fiziksel unsurları olan, hava, su ve toprak üzerinde olumsuz etkilerin oluşması ile ortaya çıkan ve canlı öğelerin hayati aktivitelerini olumsuz yönde etkileyen cansız çevre öğeleri üzerinde yapısal zararlar meydana getiren ve niteliklerini bozan yabancı maddelerin hava, su ve toprağa yoğun bir şekilde karışması olayına "çevre kirliliği" adı verilmektedir.
Gelişen teknolojinin yaşamımıza getirdiği rahatlık yanında, bu gelişmenin tabiata ve çevreye verdiği kirliliğin boyutu her geçen gün hızla artmaktadır. Yaşamı daha mükemmel hale getirmek, daha sağlıklı ve uzun bir ömür sağlayabilmek amacına dönük bu gelişmelerin, gerek kırsal, gerek kentsel alanlarda olsun, doğal kaynakları bozduğu su, hava, toprak kirlenmesine yol açtığı, bitki ve hayvan varlığına zarar verdiği son yıll
arda inkar edilemez bir gerçek haline dönüşmüştür.
http://www.vipikedi.com/
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)